Posted on

İLK DÖNEM KAZAK SİNEMASI[1]

  1. yüzyıl başlarında Kazakistan’da yalnız 13 özel sinema salonu vardı (Semey, Pavlodar, Öskemen, Akmola, Kostanay ve Aktöbe). İlk film gösterisi 1910’da Vernyi’de (modern Almatı) gösterildi. Sinema filmleriyle ilgili ilk aktif çalışmaları yapan A. Zgelgeldin olmuştur. 1913’te Avrupa ve Asya seyahatlerinden sonra İspanya, Hindistan, Çin yapımı etnografi ve kültüre dayalı yaklaşık 40 sinemaskop filmini Kazakistan’agetirmiştir.

Kazakistan’ın siyasi ve sosyal hayatını konu alan “Kazakistan’ın Beşinci Yıl Dönümü” adlı ilk film Moskova’da “Kultkino” stüdyosunda çekilmiştir (1925).

1929’da Almatı’da T. Rıskulov’un yardımıyla “Vostok Kino” (Doğu Sineması) film şirketi kurulur. Bu şirket, “Son Haberler” olarak adlandırılan çeşitli kronolojik sinema dergileri yayımlamıştır. “Vostok Kino”nun Almatı şubesinde, Kazakistan tabiatının hayvanlar alemi, altın sahilleri sığır yetiştiriciliği ve ıslahı, İrtiş’in güzel doğası ve zengin mineralleri, Kazak gençliğinin ilk askeri alayını konu edinen kısa belgesel filmleri beyaz perdeye aktarılır.

Bu dönemde ortaya çıkan “Türksib” filmi (Yönetmen: V.A. Turin, 1929), Sovyet sineması popüler filmlerinin başyapıtlarından biri olarak kabul edilir. Filmin senaristleri tarihsel gerçekleri lirik-poetik estetikte beyazperdeye yansıtmıştır.

Kazakistan ile ilgili belgesel ve uzun metrajlı filmler, Kazak filmlerinin gelişimine katkı sağlamasının yanısıra Kazak sinema dünyasına ilgiyi fazlasıyla artırır. Böylece Kazakistan’da sinema endüstrisi ortaya çıkar. XX. yüzyılın 1920’lerinde I. Cansugirov sinema sanatının aktif emektarlarından biri olmuştur. “Vostok Kino”nun Almatı şubesinde çalışmalara katılır, senaryo bölümünü birkaç yıl boyunca yönetir. S. Mukanov, Kazakların geleneksel geleneklerinin “Stepin Şarkısı”, “Starvation” gibi filmlerin danışmanlığını yapar. Bu, bir yandan Kazak ulusal sinema sanatının ortaya çıkmasına katkı sağlarken diğer yandan sinemanın geleneklerini oluşturmasına katkı sağlar, yol haritasını çizer.

1933’te Almatı’da “Soyuzhronika” tröstünün Kazakistan şubesi açılır ve misyonu da tüm sendikaların dünyasını yansıtan “Sovyet” filmlerinin çekilmesine katkı sağlamak ve gereken altyapıyı da oluşturmaktır.

Kazakistan sinema dergisi 12. yılında, “Sovyet Kazakistan Sinema Dergisi”nin 8. baskısını yayımlar. Fabrika, kolhoz ve sovhozların başarıları, flora, fauna ve maden sahalarının keşfedilmesi ve yeni kurumların açılması ile ilgili ayrıntılı haberler dergide yer alır. “Sovyet Kazakistan” sinema dergisi dışında bu stüdyo diğer belgesel filmleri de çeker. “Han Tanrı Kağan” ve “Kolhoz Doğu Rayı” (1936) filmlerinde Han Tanrı zirvesinde, Alatav Kolhoz emekçileri ve hayatları dağcıların dağa tırmanışı konusu ele alınır.

İlk belgesel film olan “Jambıl Ata” (Senarist: I.Kolsanov) 1938’de çekilir. Almatı sineması tarafından çekilen “Yankılı Step”, “Mangıstav’ın Körfezi” adlı filmlerin popülerliği konusunda sinema eleştirmenleri ortak fikirdedir. Kazakistan’ın belgesel filmleri, uzun metrajlı filmlerden önce ortaya çıkmış ve sanatsal sinema yapıtları zirvesine ulaşmıştır. Bütün bunlar, Kazak sinemasının kendine has özelliklerinden kaynaklanmıştır.

Kazakistan’ın ilk uzun metrajlı filmi “Amangeldi” 1938’de çekilmiştir. Film, Ulusal sinemanın yaratıcısı “Lenfilm” stüdyosunda Kazak ve Rus sinematografların katkılarıyla beyaz perdede seyircileriyle buluşur. Filmin senaryosu B. Maylin, G. Musirepov, V.V.İvanov tarafından yazılmıştır; yapımcı M. Z. Levin ve yazar K. Toghızakov da danışmanlığını yapmıştır. Ses editörleri A. Jubanov ve M. F. Gnesin’dir. Oyuncular: E. Omırzakov, K. Kuvanışbayev, S. Kojamkulov, K. Jandarbekov, K. Bayseyitov, K. Badırov, Ş. Jiyenkulova, F. Fedorovskiy, G. Stanislavskyi, V. Sladkopevcev’dir. Kafe, restoran sahneleri Moskova’da ana sahneler ise Kazakistan’dadır. “Amangeldi” filminde ulusal farklılık, tarihsel-devrimci senaryosundan kaynaklanmaktadır. Bu filmin yazarları sadece insanların kaderini göstermek değil aynı zamanda ana karakterin kendi yaşam zorluklarını da sergilemek istemişlerdir. Amangeldi’nin rolündeki E. Omırzakov, başrol karakterini yansıtırken iç dünyasının bütün çıplaklık ve idealist inançlarını ortaya çıkarmıştır. Bu film adeta bir destanın filme aktarılmasıdır.

1938’de Almatı’da uzun metrajlı film stüdyosunun düzenlenmesi, ulusal mesleklerin hazırlanması için özel bir ekip oluşturulmuştur. Tiyatro ve resim organizasyonlarından uzun metrajlı film çalışmalarına katılacak personel ve ekipmanlar üzerinde titizlikle durularak “Mosfilm” ve “Lenfilm” stüdyolarında kendilerine pratik dersler verilmiştir. Cumhuriyet Cinemafication Birliğinin yakınında senaryo bölümü açılır. Kazak yazarları senaryo yazma pratiği ve incelikleri konusunda kısa zamanda bir hayli mesafe alırlar. Bu yarışmaya 30’dan fazla yazar katılır. Yarışma sonucunda M. Awezov’un “Rayhan” adlı eseri senaryolaştırılarak filme aktarılmıştır (1940). Bu filmde, zengin bir beyin hizmetçisi iken daha sonra yeni toplumun önderliğine soyunan genç bir Kazak kızın hayatı anlatılır.

  1. Dünya Savaşı döneminde Kazakistan’ın belgesel film ustaları bu dönemin gerçek zorluklarını bütün yönleriyle beyaz perdeye aktarmada büyük katkı sağlamışlardır. Bu nedenle, ilk kasetlerden, savaşa ve insanların cesaretine giden sahneleri aşama aşama görmekmümkündür. 1935-41 yılları arası belgesel film alanında prodüksiyon-teknik altyapısını geliştirerek savaşı bütün canlılığıyla sahnelemeyi başarmışlardır. Rusya, Ukraynalı sinematografların“Sekizinci Müfreze” (Yönetmen: M. Ya. Sluckiy), “Savaş Sizin İçin” (Her ikisi de 1942’de çekildi. Yönetmen: D. Vertov) adlı yapıtları Kazakların belgesel fragmanlarını artırmaya katkı sağlar ve konu itibarıyla savaş ve barış teması işlenir. Şu veya bu şekilde “Savaş, Sizin İçin” filminde olağanüstü bir performans gösterirler. 1944 yılında sinemokronik kollektif, uzun metrajlı film stüdyosu ile birleşir ve Almatı’da kronolojik-belgesel film stüdyosu kurulur. Bu Kazakistan sinemasında yeni bir dönemin başlangıcının işaretidir. Bir başka ifadeyle Kazak film tarihinde yeni bir dönemin sayfaları açılır. Tek bir yerde teknik ekipman ve uzmanların birleştirilmesi, yeni filmler yapma olanakları yaratır. Bu, özellikle belgesel filmlerde etkisini daha çabuk göstermiştir.

Uzmanlar kalite ve sayılarını artırmaya devam ederken filmler, tema ve tür açısından renklilik kazanmıştır.

1941’de Ekim ayında Almatı’da uzun metrajlı sinema filmleri atölyesi açılır. Bu dönemde Almatı’ya iki büyük sinema stüdyosu “Mosfilm” ve “Lenfilm” taşınır. Bu üç stüdyo, birleşik sinema filmlerinin sinema stüdyosu olur. Kazakistan’ın genç sinematografları, bu stüdyoların ünlü uzmanları ile çalışmaya başlar ve bu da Kazak sinema sanatının geliştirilmesine olumlu yönde etkiler. Bu, uzun metrajlı filmin en gelişmiş dönemidir. Merkezi birleşik sinema filmlerinin sinema stüdyosu tüm sinema endüstrisinin yüzde 80’ini oluşturur. Bu dönemin ana temaları, faşizme karşı KSRU cesurca mücadeledir. “Maylin”, “Bekle Beni”, “Anavatanımız İçin”, “Halk Vatanını Savunuyor”, “İşgalciler” gibi klasik yapıtlar çekilir.

1942’de yapımcı V. P. Stroeva, “Askerin Oğlu” ve “Song about giant” adlı kısa filmlerini çeker. 1944 yılında “Mosfilm” ve “Lenfilm” stüdyoları Moskova ve Leningrad’a döner. Bu dönemde Almatı film stüdyosu bağımsız çalışmaya başlar. İlk çektikleri film de “Abay’ın Şarkıları”dır. M. Awezov ve G. A. Roşal’ın beraber yazdığı eser, Ajar ve Aydar’ın aşkını konu olarak ele alır. Şair Abay, aşiret ilkelerine karşı onların aşk ve sevgilerini destekler. Karakterin iç dünyasını ön plana çıkararak bilgi ve bilgelikleriyle, eski geleneklere karşı mücadele ederler. Abay’ın rolünü oynayan K. Kuvanışbayev şairin iç dünyasındaki manevi zenginliğini ustaca ortaya çıkarırken sabırlı ve mücadeleci gücünü de gözler önüne serer.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Kazakistan sineması duraklama dönemine girer. 1945-54 yıllarında Almatı film stüdyosu sadece üç filme imza atar: “Altın Boynuz”, “Jambıl” ve “Aşk Balladı”.

“Jambıl” büyük bir film olarak kabul edilirken eleştirmenler, şairin yaratıcı çalışmalarını, insanların hayatlarını bütün doğallığıyla yansıtırken bazı tarihi konulara da değinildiğini ifade etmişlerdir. Ş. Aymatov’un yaratıcı yeteneği bu filmi ilgi odağına dönüştürür. Bu film, Cumhuriyet kültür hayatı açısından çok önemli bir rol oynarken genç Kazak sinemasının bu tür filmlerin de üstesinden gelebileceğini gözler önüne sermiştir.

  1. yüzyıl, 1950’lerin ikinci yarısında filmlerin temaları bütün dünyanın eşit, hakça yaşamına dairdir. Belgesel filmlerin tematik açıdan farklı türleri ortaya çıkar (tarihi olaylar, hiciv, röportaj ve portre). Tüm sinema dergileri “Sovyet Kazakistan”, “Tın Ölkesi” ve belgesel filmler (“Bakir Topraklar”, “İnsanlar ve Dünya”) henüz sinema dilinde işlenmemiş konuları ele alır. Ayrıca Sovyet hükümetinin “Kazakistan” (1940), “Çeyrek Yüzyıl” (1945), “Sovyet Kazakistan” (1950), “Mutluluk hakkında Düşünce” (1960) gibi filmlerde ideoloji ve sosyolojik anlamda Kazakistan’ı yücelten filmler de çekilir.

Uzun metrajlı filmlerin çekimi 1955’ten itibaren yenilenir. Yılda üç-dört film yapmak artık sıradanlaşır. Filmler son derece ideal, çekim ve içerik açısından zirveyi zorlamaya başlar. Bu filmler farklı türlerde (drama, komedi, maceracı, müzikal) beyaz perdeye aktarılır. Ayrıca tarihi filmler de unutulmaz. Bu dönemin popüler filmleri “Cesur Kız (1955),“ Botagöz”,“ Şokan Valihanov ”,“ Sevgili Doktorumuz ” adlı filmlerdir.

  1. yüzyılın 1950’lerinde Kazak sinematografları ilk komedi filmlerini çekmeye başlar. Ş. Husayinov ve V. Abızov’un senaryosuna göre çekilen “Cesur Kız” da V. P. Soloviev-Sedoi’nin müziği ve şarkıları dikkat çeker. “Botagöz”’ün senaryosu, S. Mukanov’un romanından aynen uyarlanmıştır. Sıradan Kazak kızının bilge bir savaşçı olarak serüvenini anlatır. Filmde tüm olayları bütün yönleriyle göstermek için, birçok yardımcı karakter ve ayrıntılara yer veren sahneler de vardır. Bütün bunlara rağmen konu bütünselliğini yansıtması açısından tam performansa dönüşememiştir.

Yapımcı M. Begalin, Ş. Valihanov’un son yıllarını “Ş. Valihanov” filminde ele alır. Şokan’ın sosyal, bilimsel, demokratik fikirlerini bu filmde yansıtır. Bu dönemin filmleri “Anne ve Çocuk” (1955), “Gürültülü Bahar” (1956), “Burada yaşıyoruz” (1957), “Biz Jetisulu’yuz” (1958) adlı filmlerdir. Bu dönemde beyazperdede son derece yetenekli aktörler kendilerini göstermeye başlar: Z. Sharypova, “Stepin Kızı” (1955) ile tanınır ve A. Aşimov “Bölgemizde” (1960) adlı filmle ünü bütün ülkeye yayılır. Ayrıca R. Muhamediyarova’nın “Şarkı Davet Ediyor” (1960) adlı ilk filmi büyük ses getirir.

  1. yüzyılın 50’lerinde Kazak sinematografı farklı konularda eserler verir. Çocuklara yönelik “Kanatlı Hediye” (1956), “Arkadaşlarınız” (1960) ve komediler “Gürültülü Bahar”, “Dünyaya Dönüş” (1959), “Şarkıya Davet” gibi filmler çekilir. XX yüzyılın 60’lı yılları, Kazak sinematografi tarihi açısından önemi büyüktür.

Bu yıllarda çekilen bazı filmler ulusal ve uluslararası festivallerde ödüller alır. Bu, Kazak sinemasının bir hayli aşama kat ettiğinin ispatıdır. Bu filmlerden biri “Anne Hakkında Efsane”dir (1963, senaryo, J.Taşenov ve A.Saçkiy tarafından yazılmıştır). On yedi yaşındaki oğlunu savaşa gönderen annenin bu uğurdaki vakur ve şerefli duruşunu anlatır. A. Omırzakova’nın sergilediği anne karakteri, adeta destanlaştırmıştır. Bu filme Asya, Afrika ülkeleri sinema festivali (1964, Endonezya’nın başkenti Jakarta’da) ve Karlo Vary’nin uluslararası sinema festivalinde özel ödül verilir. Filmin yapımcısı A. Ya. Karpov, operatör A. T. Aşparov, aktris A. Omırzakova 1966 yılında devlet ödülü ile ödüllendirilir.

Yapımcı Ş. Aymanov’un “Atameken” adlı filmi (Senaryo: O.Sulaymanov, 1967), mezara defnedilen oğlunu getirmek için Leningrad’a giden yaşlı adam ve torunu hakkında hikayeyi ele alır. 1966’da Frankfurt Uluslararası Sinema Festivalinde özel bir diploma ile ödüllendirilmiş ve 1967’de Duşanbe’de düzenlenen Orta Asya ve Kazakistan devletlerinin sinema Festivalinden ödülle dönmüştür. Ayrıca başrol oynayan E. Omırzakov 1968’de Kazakistan devlet ödülünü kazanmıştır.

  1. yüzyılın ikinci yarısında iki destansı film daha çekilir. İkinci dünya savaşında kahramanlıklar gösteren Mametova ve B. Momışulı’nın hayatını anlatan “Bizler Moskova’nın Siperi” (1967) ve “Manşuk Hakkında Şarkı” (1969 ) adlı film savaşın bütün acı yönlerini beyazperdeye aktarmıştır.

Bu yıllarda “Benim İsmim Koja” (Yön. A. Kharsakhbayev 1963,) ve “Aldar Köse” (Yön. A. Kharsakhbayev Sh. Aimanov 1964,) gibi başarılı çocuk filmleri beyazperdeye aktarılır. “Benim ismim Koja” yazar B. Şokpakbayev’in hikayesinden esinlenerek çekilmiştir. Senaryo yazarları N. İ. Zeleranskiy ve B. Şokpakbayev’dir. Koja yaramaz, hayal dünyası geniş köylü bir çocuktur. Zeki olmasına rağmen maceradan kendini bir türlü alamaz. Çocuk karakterinde Almatı okul çocuğu Nurlan Segyzbaev adeta Tom Soyers tiplemesiyle beyazperdede devleşir. Bu filme 1967’de Cannes’te diploma verilir. Ayrıca yönetmenliğini Ş. Beyşembayev’in yaptığı “Sing, tam – tam” (1967), “Kızıltas Sınır Muhafızları” (1969), çocuk filmleri olarak büyük ses getirir. Bunun yanısıra komedi tarzında çekilen “Şaka ve Gerçek” (yön. grubu 1963), “Kürek Kemiği – kap” (yön. Ş. Aymanov 1968) gibi filmler –ne yazık ki- gereken ilgiyi yakalayamaz.

Bu dönemde VGİK’ten mezun olan genç yetenekler, Kazak sinemasını ileriye taşır. Yönetmenler: M. Begalin, A .Ya. Karpov, S. Kozykov, A. Karsakbayev, K. Abuseyitov, A. Nughımanov Mashanov, J. Baitenov, operatörler: A. Aşrapov, A. Kasteyev, F. Absalamov, B. Daulbayev, B. Yakupov, aktörler: S. Ramanov, A. Kaydarov ve adını sayamadığımız sinema emekçileri sinemanın gelişmesinde fedakârâne görev yapar. Kazak sinemasının eğitimli uzmanlarına genç uzmanlar eklenmiş ve üretim yelpazesi genişlemesine rağmen teknolojik, kurgu ve yöntem açısından çok daha ileriye gidememiştir. Çünkü sinematografi yöntemlerinin eski nesli, yaratıcı yeniliğe kapalı kalmıştır.

Sinema yönetmenleri bu arada “belgesel filmler” alanında gerçek yeteneklerini göstererek bu alanda önemli sinema projelerine imza atar. Makhambet Otemisulı, S.Toraygırov, Abay Kunanbayulı, Jambıl Jabayev, Kenen Azırbayev, M. Awezov, İ. Jansugirov gibi şair ve yazarlar; besteci – sanatçı Kurmangazı Sagırbayulı, Dina Nurpeyisova, M. Tolebayev; bilim adamı K. Satbaev gibi değerlerin hayatı ve eserleri sinema seyircileriyle buluşur. Çok uluslu Sovyetler Birliği çatısı altında geliştirilen Kazak belgesel filmleri, gerçek Sovyet estetiğini yaratır. İnsanların iç dünyasını betimlemek, belgesel filmlerin ana temalarından biri haline gelir. O. Abışev’in “Ulusal Yetenekleri” (1962), “Milyar” (1964), “Sovyet Kazakistan” (1966), “Büyükanne” (1968), K. Abuseyitov’un “Jambıl” (1965) ve “Nayzatas Dağı’nın Eteklerinde” (1969) adlı film ve belgeseller Kazak sinemasını uluslararası düzeye taşır.

1970’li yıllara geldiğimizde “Kazak film” şirketi tarafından 28 metrelik film çekilmeye başlar. Bazıları ulusal ve uluslararası ekranlarda seyircilerin dikkatini çeker. 1973 yılı Almatı’da düzenlenen ulusal sinema festivali, sinema sanatının gelişmesine, birleşik Cumhuriyetçi sinema emekçileri arasındaki uygulamaların değişmesine, bağlantılarının güçlendirilmesine katkı sağlar.

Şüphesiz Kazak sineması, Kazak klasik edebiyatına duyarsız kalmamış, kısa zaman içinde bazı eserleri senaryolaştırmıştır. Sinemanın bu tarz eğilimi, içerik itibarıyla yeni, modern form ve fikirlerin doğmasına sebep olur. Yönetmen S. Kozukov’un “Kız Jibek” filmi temeli aynı başlıkta yer alan halk müziği destanından esinlenerek çekilir. “Komut Dosyası” adlı eser, G. Musırepov’un iki düşman kabilenin oğlu ve kızının üzücü aşkı hakkındaki öyküsündendir. Yazar göçebe Kazakların boylarının birlik ve beraberliğini hikayelerinde işler. Başrolde genç yetenekli aktörler K. Tastanbekov (Tolegen) ve M. Otekeşova (Kız Jibek) vardır. Filmin başarısında Bekezhan’ın A. Aşimov’un rolü büyüktür. O gururlu, engelli bir batır (kahraman) olarak tanımlanmaktadır. Kızın kalbini kahramanca mücadele ederek kazanmak ve Tolegen’i öldürmek ister. Aktör psikolojik olarak Bekejan’ın karakterini kusursuz yansıtmıştır. Şair Şöje’nin imajı da çok başarılıdır. Tolege’nin danışmanı Söje, bu kavgayı dombırasıyla kazanmak ister. Şöje’nin manevi gücü ve ozanlığı A. Moldabekov tarafından canlandırılır. S. Kozukhov’un bu film 1970 yılında Kazakistan devlet ödülüne layık görülür. 1972’de Tiflis’te düzenlenen 5. Ulusal sinema festivalinde, yönetmen S. Kozukov, sanatçı G.M.Y. Smailova, Sırlıbay rolünde K. Kozubekov, diplomaya layık görülür.

“Ataman’ın Ölümü” adlı film, Çar ordusunun komutanı Dutov’un ordusunun mağlubiyetini ele alır. Başrolde A. Aşimov, N. Jantorin, V. İ. Strzhelchik, B V. A. Adushko ve diğer yardımcı oyuncular vardır. Bu film bir nevi macera tarzında çekilmiştir. 1972 yılında Şadiarov’un rolünü oynayan aktör A. Aşimov ve yazarlar A. S. Mihalkov-Konchalovskiy ve E. A. Tropinin’e (Markarov), Kazakistan devlet ödülü verilir.

  1. Awezov’un “Kökserek” hikâyesi, Kırgız yönetmen T. Okeyev tarafından 1973’te” beyazperdeye aktarılır. Bu film aynı zamanda Kırgız ve Kazak ortak yapımı olarak Kazak sinema tarihinde yerini alır. Başrolde S. Çokmorov, K. Valiev, N. B. Iktımbaev ve diğer oyuncular yer alır. Filmin senaryosu A. S. Mihalkov Konchalovskiy ve E. A. Tropinin tarafından yazılmıştır. Filmde oynayan aktörler M. Awezov’un eserindeki karakterleri beyazperdeye aktarmada olağanüstü bir oyunculuk sergilerler. Çocuk ve kurt arasındaki güçlü dostluk, yetişkinlerin bunu anlayamaması ve bu dostluğa şiddetle tepki vermesi filmin ana konusudur. Finalde çocuk (Kurmaş) trajik bir sonla ölür. Usta yönetmen T. Okeyev, çocuk ve kurt dünyası ve doğasına karşı çıkan karşıtlıkları ahlaki ve psikolojik açıdan analiz eder.

Yine 70’li yıllarda çekilen “Rüyamda Bu İmaj” (yön. V. Pusyrmanov 1977), “Kan ve Ter” (yön. A.Mambetov 1978), ​​“Bozkırda Kaçış” gibi filmler sinema ve edebiyatı bir araya getirip sinema seyircisiyle buluşturan önemli eserlerdir.

“Transsib Treni”, politik dedektif tarzındaki en iyi filmlerden biridir. “Ataman’ın Ölümü” nün yasal bir devamıdır. Yapımcı E. M. Orazbayev, senaryo yazarları (Moskova oyun yazarı) A. S. Mihalkov – Konchalovskiy, N. S. Mihalkov ve A. A. Adabashvan önemli katkılar sağlamıştır. Sovyet dedektifi rolünde A. Aşimov. V. N. Arınbasarova, N. N. Terentiev, O. P. Tabakov’un yanısıra başka önemli yardımcı aktörler de bu filmde yer alır. E. M. Orazbayev, A. S. Mihalkov, A. A. Adabashvan, sanatçı Y. E. Karsakbayev 1978’de Kazakistan devlet ödülü ile ödüllendirilmiştir.

Kuşkusuz bu dönem çocuklara yönelik en başarılı filmlerin çekildiği dönemdir: “Dört Kişiyiz” (yön. Beysembayev 1971), “Bizim Gani”, “Orman Efsanesi” (yön. N. Jantorin1972) gibi birçok çocuk filmi çekilir. A. Karsakbayev’in “Alpamıs Okula Gidecek” (yön. A. Karsakbayev, 1977) ve “İsmim Koja” filmleri Kazak çocuk sinemasının bir anlamda klasik temellerini atmıştır. Bu başarı 1977’de Riga’da düzenlenen Ulusal Çocuk ve Gençlik Sinema Festivali’nin ilk ödülünü Kazakistan’a getirmiştir.

Edebiyat, resim ve müzik uzmanları da Kazak sinema sanatını geliştirmek için çalıştılar. M. Awezov “Rayhan”, “Abay’ın Şarkıları”, G. Musirepov ise “Amangeldi”, “Sevginin Efsanesi”, “Askerin Oğlu”, “Kız Jibek”, “Rüyadaki Bu Görüntü” adlı filmlerin senaryosunu yazar.

Yine Senaryosunu A. Tajibayev’in yazdığı “Jambıl”, “Şugıla’da Oldu” adlı filmler çekilir. Ayrıca N. İ. Anov (“Şarkıların Kanatları”), M. D. Zverev (“Kanatlı Hediye”), gibi senaryo yazarları da etkin bir şekilde eserler verir. Snegin (“Biz Zhetysu’yuz”), D. İsabekov (“Elmas”), Ş. Murtazayev (“Karatav’ın Zenginleri”), B. Sokpakpayev (“Benim Adım Koja”, “Gençliğe Yolculuk”), O. Suleymanov (“Atameken”) ve diğerleri Kulahmet Kojıkov’un “Abay’ın Şarkıları”, “Büyük Adam Hakkında Şarkı”, “Bu Şugıla’da Oldu”, “Benim İsmim Koja”, “Aldar Köse”, Atameken”,“Elmas” filmleri, insanların yaşamı, iç dünyası ve etnografisi hakkında sinema sanatıyla seyricileri etkilemeyi başarmıştır. S. Romanov “Şarkıların Kanatları”,“Bozkırda Kaçış”,“Kız ” için G.Ysmailova için resim yapmıştır.

  1. Karsakhayev “Jibek” ve “Javşı”, “Kan ve Ter” için sinema müziği besteler.Ünlü besteciler tarafından yazılan sinema müziği, Kazak sinemasının kendini ifade etmesine çok büyük katkılar sağlar. E. G. Brusilovskiy, A. Jubanov, (Z. Jubanova, E. Rahmadiyev, M. Tolebayev, N. Tlendiyev, L. Hamidi gibi film müziği yazan bestecileri burada zikredebiliriz.
  2. yüzyılın 1970’lerinde Kazak belgeselinin toplumsal etkisi artar. O. Abışev’in “Hayal Adası”, “Oreman’ın Ailesi”, Mukan Tolebayev, “Rüzgârdan Hızlı” 1974’te; A. Nuhımanov’un “Merhaba Bakir Toprak!”, “Savaş Zamanında Kazakistan”, “Medeu”, “Cesaret Dolu Günler ve Geceler”, “Cesur İnsanlar Hakkında” efsane filmler hak ettikleri Kazakistan devlet ödülüne layık görülürler.

Popüler belgesel filmlerin sayısı nitelik ve nicelik açısından artmaya başlar: K. Abuseyitov’un “Seragha” (Her Şeyde İyi Olan Adam), “Almatı’daki ÇATLAR” (her ikisi de 1974’te); J. S.Baytenov’un “Tiyatro Arazi Zamanı” (1976), “Tiyatronun Yolu” (l977); V. A. Belyalov ve L. J.Muhamedkaliyeva’nın “Aksu Kabaglı” (1976), “Kartal Avcısı” (1979); M. İ. Berkoviç’in “Şaken Aymanov” (1974), A. Maşanov’un “Al-Farabi” (1970), “Doğulu Aristotel” (1975), “Yelubai Omırzakov” (1976)” vd. ardı ardına beyazperdede kendini bulur. 1983’te 8. Ulusal film festivali ve Almatı’da Cumhuriyetçi genç sinematografların “Bastau – 83” film festivali düzenlenir. “Bastau – 83” yarışması genç sinematografların yaratıcı bilgi ve becerilerini arttırmalarına katkı sağlar. “Kazakhfilm” ve “Kazakhtelefilm” 30 kısa, uzun metrajlı, belgesel ve çizgi film alanında ödüller alır. İlk ödül E. Şınarbayev’in “Genç Dul”, E. Bekmahanov’un “Sapar’ın Kuyusu” ikincilik ödülü alır. Aranışeva’nın “Özel Prohorov”. “Çocuk Borcu” filminde R .Dauletshina, kadın karakterini müthiş oyunculuğuyla zirveye çıkarır. B. Seyitmatov’un “Yabancıların Sembolü”ndeki rolü için B. Seyitmatova da hak ettiği ödülü alır.

Uluslararası ve ulusal yarışmalarda ödül alan filmler 1980’li yıllarda çekilir: “Javşı” (Yön: A. Mambetov l980), ​​“Yılan Yılı” (Yön: A. Aşimov1981), “Kale Kışı Yolu” (Yön: A. Tajıbayev), “Kendinizi Günahlarınızdan Arındırın” (her ikisi de 1983’te Yön: S. Jarmuhamedov), “Suirık” – bir tür ağaç (Yön: A.Alpiev, 1984), “Benim Köyüm Alatav Dağının Eteklerinde” (Yön: A.Suleeva, 1985), “Garip Beyaz ve Rengarenk” (Yön:. S. A. Soloviyev, 1986). Sovyetler Birliği kahramanı A. Moldagulova ve A. Suleyev’in “Benim Köyüm Alatav Dağının Eteklerinde” ye adanmış olan A. Şamşiyev’in “Keskin Nişancıları”, Almatı sineması festivalinde (1986) hakettiği ödülleri alır.

“Neden Uçurtmanın Kuyruğu Ayrıldı?” ilk çizgi filmdir. Film ressam, karikatürist animatör Amen Khaidarov tarafından yapılır. Bu çizgi film, bir kırlangıcın bir bebeği yılandan korurken yaptığı kahramanlığı anlatır. Kazak sinemasında içerik ve biçim itibarıyla takdir edilen usta bir anlatım tekniğine dönüşür. Bu yaratıcı çalışma ulusal festivallerde birçok ödülle ödüllendirilir ve 1975’te New York uluslararası karikatür festivalinde “Bronz Praksinoskop” ödülünü alır. A.Khaidarov’un bir sonraki çalışması tarihi efsane “Lame Khulan” a dayanır. Senarist, efsanenin epik yanını, derin felsefesini ustaca beyazperdeye yansıtmıştır. N. Tlendiev’in müziği karakterlere dönüşür, çünkü ilk çizgi filmde dombıra’nın sesi ve gelişimi birbiriyle yakından ilintilidir; ve “Lame Khulan”dombıra aracılığıyla, Hanın oğlunun ölümünü anlatır.

Masallardan esinlenerek senaryolar yazılır ve birçok masal sinema diliyle Kazak çocuklarının ilgi ve beğenisini kazanır. Bu, “Farklı Olmak” (1969, prod. V. M. Cugunov), “Aziz Eşek” (prod. Zh. Zhumabekov), “Kocanasır Öyküsü” (Hoca Nasreddin’in Öyküsü 1971, prod. A.Zhunysov) bu tür filmlere örnek gösterilebilir.

Bu çizgi filmler bize komik, hile ve kurnazlıkların arka planında erdem, doğruluk, adalet ve dürüstlüğe dair derin mesajları vermektedir. “Lame Khulan’ın Etkisi“ Lark ”da (yön. E. Sultanbekov 1971) bu tür mesajlar ön plana çıkmaktadır.. Bu filmde sözlü anlatım yerine müzik dili kullanılmıştır. Olaylar müzikle dramatize edilir. “Kocanasır – İnşaatçı” (yön. Khaidarov1970) gibi çizgi filmleri bu tarz filmlere örnek göstermek mümkündür. Filmin sanatçı çizeri Zh.Danenov Kazakistan Lenin Komsomol Ödülü (1978) ile ödüllendirilir. Siyah beyaz olmasına rağmen seyircinin ana fikri tahmin edebileceği birçok imge ve metaforlara yer verilmiştir. Seyirci, Kocanasır’ın eğlenceli aktivitelerine gülerken aynı zamanda düşüncelere de dalar. Film, 5. Ulusal sinema festivalinde özel diplomayla ödüllendirilir ve Zagreb, Yugoslavya’daki ilk uluslararası çizgi film festivaline katılır.

3-7 Yaş grubuna hitap eden filmler ilk olarak 1969 yılında yapımcı G. Kystauov’un “Ayı ve Fare” adlı filmi ile başlar. G. Kystauov’un bir sonraki filmi, “Kombe” (1970), “Üç Arzu” (1971), “Bak-bak” (1973), “Kadır’ın Mutluluğu” (1976) adlı çizgi filmleriyle devam eder.

1980’li yıllarda Kazak sinema sanatının yeni bir eğilimi ortaya çıkar. Yapımcı Sergei Soloviev’in VGIK (Dünya Devletleri Sinema Kurumu) öğrencileri bu döneme damgasını vurur. Serik Apirimov’un uzun metrajlı filmi “Son Otobüs Durağı”, 1987’de uluslararası festival ödülüne layık görülür. Rashid Nugimanov’un “İğne” ve Darizhan Omirbaev’in “Temmuz” u, sinema seyircilerinin ilgi ve takdirini toplar.

Yeni kuşağın genç sinematografları, filme getirdikleri farklı bakış açı ve yenilikçi yaklaşımlarıyla sinema dünyasına yeni bir soluk getirirler. Özellikle. O. Rymzhanov’un ve S. Azimov’un belgesel filmlerinde bu farklı anlayış kendini gösterir. Batı, Doğu, Avrupa ve Asya senteziyle toplumun hayata dair problemlerini bütün çıplaklığıyla gözler önüne sererler. Bakhıt Kilybayev’in filmlerini de bu yeni tarzın içinde değerlendirmek gerekir.

1990’ların başında “Kazakhfilm” sinema stüdyosu dışında 28 özel stüdyo daha Kazak sineması adına film dünyasında yer alır.

Özel sinema stüdyolarının ve filmlerinin temaları ve konularının temel sorunları, bu döneme aittir. 90’larda Kazakistan’ın sinematografisinin yeni jenerasyon film yapımcılarının filmleri, ülke dışına çıkıp dünyada bir bir tanınmaya başlar. Bunlar Darizhan Omirbaev’in “Kairat”ı (“Gümüş Leopar Ödülü – Uluslararası Sinema Festivali, Turin, İtalya, Uluslararası medya Derneğinin ilk ödülü, Lokarno, İsviçre; en iyi sanat ödülü, Uluslararası Sinema Festivali, Aşkabat, Türkmenistan Ödülü, Uluslararası Sinema Festivali, Strazburg, Fransa), Amir Karakulov’un “Burner”, “Pigeon Breeding” (Uluslararası Medya Derneğinin Birincilik Ödülü, Moskova, R. F.; Uluslararası Sinema Festivali Diploması. Venedik, İtalya; Uluslararası Büyük Ödül, Taoramin, İtalya), Talgat Temenov’un “Küçük Kuş” (Uluslararası Sinema Festivali, Turin, İtalya’da Özel Ödül), Bolat Khalimbetov’un “Son Don” (En İyi Senaryo Ödülü – Uluslararası Sinema Festivali, Turin, Jüri Diploması) – Uluslararası Sinema Festivali, Berlin, FRG, Uluslararası sinema Festivali Diploması, Kyoto, Japonya, Yönetmen Ödülü – Uluslararası Sinema Festivali, Minnesota, ABD), Slambek Tauekelov’un “Batır Bayan” (Jüri Diploması – Uluslararası Sinema Festivali, Dior, Macaristan), Viktor Pusırmanov’un “Kaysar” (Uluslararası Sinema Festivali Birincilik Ödülü, Aşkabat, Türkmenistan) ve Satıbaldı Narımbetov’un Uluslararası Sinema Festivalinin ilk altı ödülü ile ödüllendirilen, Fransız Sinema Sanatı Akademi Ödülü Gorge Sadul ve diğer altı ilk ödülü olan Ardak Amırkhulov’un “Otyrau Yok Edilmesi” ödülüyle ödüllendirilen “Genç Akordiyonistlerin Hayatı. Son iki film aynı zamanda Kazakistan devlet ödülünü de alır.

Kazakistan’ın belgesel filmi de uluslararası arenada tanınır. S. Dvorcov’un “Mutluluk” (Leipzig, Büyük Ödülü) ve V.Tulkin’in “Haç Uygulaması” (Büyük Ödül, Cannes Sinema Festivali) uluslararası film festivallerinde ödüller alır. Bugün Kazakistan’ın sinematografisi E. Shınarbaeva, S. Apirimov, R. Nughımanov T. Temenov, A. Amirkhulov, A. Kharakhulov A. Kharpıkhov, D. Omirbaev, S. Narımbetov tarafından tanımlanmıştır. Belgesel filmler O. Rimzhanov, S. Azimov, V. Tulkin ve diğer yönetmen ve yapımcılar tarafından yapılmaktadır. Son on yıl boyunca görüntü yönetmenleri yetenek ve tecrübelerini sergilediler. Kazakistan sinemacılarının ilk yıllardaki başarıları şaşırtıcıdır. 10-15 yıl boyunca Khalibek Salikhov’un “Balkon”, Rashid Nughımanov’un “İğne” gibi filmleri, Talgat Temenov’un “İnsanlar Arasında Yaşayan Bir Kurt”, Serik Apirimov’un “Son Otobüs Durağı”, Amanzhol Aituarov’un “Teması”, Bolat Mansurov’un “Sultan Baybarıs”, Bolat Khalimbetov’un “Sevgili” adlı filmleri Kazak sinemasının zirvesine çıkarak uluslararası film festivallerinde bir çok ödül almıştır.

Kaynak:

Kazakistan. Ulusal Ansiklopedi / Baş Editör , B.Ayaghan. – Almatı: “Kazak Ansiklopedisi” ana editörlük ofis personeli, 2007.

KAZAK SİNEMA KRONOLOJİSİ

1925

Kazakistan’ın “5. Yıldönümü Kazakistan ASSR” ile ilgili ilk Belgesel Film çekildi.

1928

Moskova’da RSFSR Sovnarkom, Doğu’nun film tarihini oluşturmak için Rus tröst -Anonim Şirketi “Doğu” adlı film şirketini kurdu.

1929

Kazakistan’da “East Cinema” direktörü V. Torino, “Turksib” (“Steel Way”) filmini yaptı. Bu yapıt, gelecekte dünya sinemasına yön veren en iyi filmler listesine girdi.

1930

Kurulan “Vostokkino” sayesinde:

Başrolde Serke Kozhamkulov’un rol aldığı “Bozkır Şarkısı” ve yine Hakim Davletbekov’un başrolde oynadığı “Jut” filmiyle: Serke Kozhamkulov ve Hakim Davletbekov Kazak sinematografisinin gelişmesine büyük katkı sağladı. Kazak sinemasının ilk aktörleri olarak sinema tarihinde hak ettikleri yeri aldılar.

1934

Organize Almatı stüdyo haberleri;

1936

Alma-Atinskaya sinema stüdyolarında belgesel filmler yayınlandı.

1938

Stüdyo “Lenfilm”, ilk Kazak filmi “Amangeldi”yi çekti;

1941

Alma-Ata stüdyosu tarafından 12 Eylül 1941 tarihli Kazak SSR №762 Halk Komiserleri Konseyinin kararı ile çekilen uzun metrajlı filmler;

15 Kasım 1941

Alma-Ata stüdyosu haber müzesi ve film stüdyosundan alınan belgelere göre, “Mosfilm” ve “Lenfilm” den ayrılarak kurulan Central United Film Studio -CUFS; 1944’e kadar Almatı’da çalıştı ve savaş sırasında tüm yerli filmlerin% 80’ini çekti.

25 Ocak 1944

“Mosfilm” ve “Lenfilm” dağılmasından sonra Almatı’ya getirilip Alma-Ata film stüdyosu olarak sinema sanatına devamı neticesinde Almatı ve Kazakistan sinema dünyası ve kültürüne bir çok katkı sağladı.

1946

“Abay Şarkıları” (Yönetmen: GL Roshal, Oyuncular: K. Kuanyshpaev, Aimanov Sh) filmi çekildi.

1952

Kazak Halk ozanı Jambıl Jabayev’in hayatını anlatan «Jambıl» Filmi (yönetmen EL Dzigan; yönetmen: Sh Aymanov) çekildi.

1954

«Aşk Hakkında Şiir» çekildi. Alma-Ata film stüdyosunda düzenli olarak hareketli görüntülerin yayınlanmasıyla başladı.

1960

Kazak SSR Kültür Bakanlığı’nın emriyle; “Kazak film” stüdyosunda hareketli ve kronolojik filmlerin Alma-Ata film stüdyosunda çekimlerine başlandı.

8-9 Ocak 1963

Kazakistan Görüntü Yönetmenleri Birliği ilk kongresini gerçekleştirdi. Sekreterliğe Shaken Kenzhetaevich Aimanov seçildi.

28 Mayıs 1963

Kazak SSR Bakanlar Konseyi’nin Sinema Komitesi Devlet Komitesi kararıyla Kazak SSR’sinin Devlet Sineması oluşturuldu (1963 – 1988).

1967

Kazakistan’da animasyon filmlerinin yapımına başlandı. Kazakistanlı karikatürist, çizgi romancı Amen Abzhanovich Khaydarov tarafından “Bir Kırlangıç Kuyruğu Tüyleri” adlı ilk çizgi film çekildi.

1984

“Kazakh film” stüdyoları; Şaken Kencetav Aymanov’un adına ithafen Şaken Aymanov “Kazak Film Stüdyoları “) olarak değiştirildi.

1985

“Şaken Aymanov Kazak Film Stüdyosu”, cumhuriyetçi, yaratıcı ve üretken bir film merkezine dönüştü.

20 Ağustos 1996

“Kazakh Film Stüdyosuna” RCPO eklenerek Ş. Aymanov, adıyla teknik ve teknoljik açıdan gelişip paydaş film stüdyolarıyla gerçekleştirdiği işbirliğiyle adeta Kazak film fabrikasına dönüştürüldü.

28 Mart 2000

Kazak film sanayi Ulusal üreticiler RK ve Ulusal filmlerin merkezi olan Ş. Aymanov, Cumhuriyetçi bir devlet şirketi olan RNSC Ulusal Şirketi olan “Kazak film” şirketiyle ortak işbirliğine giderek yeniden örgütlendi.

2005

Kazakistan Cumhuriyeti Hükümeti’nin 06.06.2005 tarih ve 563 no’lu kararı ile “Cumhuriyetçi devlet teşebbüsünün bazı sorunları üzerine” ” Şaken Aymanov Kazak filmi,” Devlet destekli “Şaken Aymenov Ulusal Anonim Şirketine dönüştürüldü.”

Kaynaklar:

1.İsmailov Tofik, Türk Cumhuriyetleri Sinema Tarihi (3 Cilt), Kazakistan-Kırgızistan Cumhuriyetleri Sinema tarihi (II.Cilt), Türk Güzel Sanatlar Vakfı, İstanbul, 2001

  1. Қ.Сиранов,Р.Абдулахаатова, Қ.Алимбаева, Р.Оспанова, Қамал Смаилов, К. Айнагулова, Б.Нугербеков, Очерки истории казакского кино, институт литературы и искусства иимени М.О.Ауезова Алма-Ата, 1980

3.Ҡ. Сиранов, Кино жолдар ойлар, “өнер” Алматы, 1983

4.Б.Р.Нөгербек, Г. Қ. Наврызбекова, Н.Р. Муқышева, Қазақ киносынын тариихы, Оқұлық Издат Маркет, 2005

5.https://www.wikiwand.com/en/Cinema_of_Kazakhstan

6.https://en.wikipedia.org/wiki/Cinema_of_Kazakhstan

7.https://astanatimes.com/2012/12/kazakh-movies-make-global-impact/

8.https://voicesoncentralasia.org/founding-father-shaken-aimanov-the-man-at-the-core-of-kazakh-cinema/

9.https://www.kazakhembus.com/content/kazakhstans-film-industry-thrives

10.https://bnews.kz/en/news/new_law_on_cinematography_to_appear_in_kazakhstan_photo2

[1] Bu yazıda ilk dönem Kazak sineması tarihçesine kısa da olsa değinilmiştir. Konuyla ilgili Kiril harfli Kazakça, Rusça ve diğer dillerde kaynakçalara ulaşamayan, Kazak sineması ve tarihine ilgi duyan lisans, yüksek lisans düzeyinde Türk Dünyası gönüllüsü genç araştırmacılara katkı sağlamak amacıyla bu metin hazırlanmıştır. Metin hazırlanırken aşağıda bağlantısı verilen sitelerden yararlanılmıştır.