Posted on

ANA HATLARIYLA KIRGIZ SİNEMASI[1]

 

Sovyet dönemine kadar Kırgızistan’da Pişpek’te sadece bir sinema makinesi vardı.

Sovyet döneminin ilk yıllarından itibaren cumhuriyetin şehir ve köylerinde sinema salonları kurulmaya başlar. 1939’da Kırgız SSCB Sovyet Halk Komitesi, Frunze’de Taşkent Aktüalite Film Birliği Stüdyosunun basın yayın şubesini açma kararını onaylar. Bu süreçte B. Veyland, Z. Vasilenko, V. Usov, V. Şaripov, M. Kayumov ve A. Rahimov’un katkılarıyla “Sovyet Kırgızistan” adlı sinema dergisi yayımlanmaya başlar. 1941’de sinema etkinliklerinin gerçekleşmesinde Frunze Aktüalite Film Stüdyosunun katkısı çoktur. Bu stüdyonun desteğiyle İ. Kolsanov, G. Nikolayev, D. Erolman, M. Vareykis vb. ardardına film çekerler. O zamanın en önemli aktüel filmleri şunlardır: “Kırgızistan” (1947) “Arkadaşlık Zümresi” (1953) “Susamır Vadisinde “(1954), “Güle Güle” (1956), “Onlar Tyan-Şan’da Doğdular” (1957)  “Saltanat”  (ilk konulu film, Yönetmen: V. Pronin, 1955) vd.

1956’da Kırgız SSC Bakan Kurulu kararı ile Frunze Aktüalite ve Belgesel Film Stüdyosu; Belgesel ve Konulu Film Stüdyosu adı altında faaliyet göstermeye başlar. Çekilen filmler şunlardır: “Benim Hatam” (Yönetmen: İ. Kobızev, 1958), “Uzaklarda Dağlarda” (Yönetmen: A. Saharov, E. Şengelaya, 1958), “Çolpon Tan Yıldızı” adlı bale (Yönetmen: R.Tihomirov, 1959), “Tyan-Şanlı Kız” (Yönetmen: İ. A. Oçkin, 1960), “Toktogul” (Yönetmen: V. Nemolayev, 1961). Kırgız sinemasının millî edebiyata yönelmesi çok önemli bir olaydır. Burada Cengiz Aytmatov’un sanatsal yaratıcılığı önemli rol oynar. Onun eserleri ve senaryoları üzerine “Geçit” (Yönetmen: A. Saharov, 1961), “Sıcak” (Yönetmen: L. Şepitko, 1962), “İlk Öğretmen (Yönetmen: A. Mihalkov-Konçalovski, 1965) vd.  filmler çekilir. 60’lı yılların ortası millî Kırgız sinema sanatının zirveyi zorladığı yıllardır. Bu dönemde Yüksek Devlet Sinema Enstitüsü ve Yüksek Rejisörlük kurslarından mezun olan M. Ubukeyev, T. Okeyev, B. Şamşiyev, G. Bazarov vd. yönetmenler ilk eserlerini vermeye başlarlar. Millî rejisör ve yönetmenlerin  ilk eseri “Zor Geçit” adlı filmdir (“Beyaz Dağlar”, 1964, Yönetmen: M. Ubukeyev). Bu filmin konusu  1916 İsyanında  Çin’e kaçan, devrimi her yönüyle yaşayan ve sivil savaşın içinde  vatanına tekrar dönen bir erkek çocuğun hayatı anlatılmaktadır. Film, Orta Asya ve Kazakistan Cumhuriyetleri Sinema Festivalinde (  Alma-Ata, 1965) en iyi rejisör, en iyi kameraman ve en iyi müzik ödülünü alır.

Triesta’da (1969), “Altın Palmiye Dalı”nı kazanan “Çocukluğumuzun Gökyüzü” adlı ilk (1966) filminde T. Okeyev;  sanatsal ve estetik gücünü usta bir ressam gibi sergiler.  Filmin konusu: baskıcı, statükocu geleneksel anlayışın modern yaşam biçimiyle çatışmasıdır. Ayrıca at çobanlarının ahlaklarını ve kişiliklerini beyazperdeye yansıtan rejisör, çocukluk hatıralarını yaşamaya ve yaşatmaya  davet eder.  Geçmiş olmadan  geleceği anlamanın mümkün olmadığını önemle vurgular. 1970’te T. Okeyev, kollektifleştirme döneminde yeni ve eskinin keskin dramatik çarpışmasını anlattığı “Urkuya” adlı filmi çeker. Sonra M. Awezov’un “Kökserek” adlı hikayesini sinemaya uyarlar. (1973) Bolivya’da uluslararası Sinema Festivalinde “Gümüş Pelikül”  ödülünü alır (1974). Konusu, bir çocuk tarafından ehlileştirilen bir kurt yavrusunun hikayesidir. Zulüm ve acımasızlığa karşı durabilmenin mücadelesi anlatılır. C. Aytmatov’un “Kızıl Elma” öyküsünden hareketle sevgi, fedakarlık ve ideal ahlak teması filmin ana fikrini oluşturan film, Lokovno’da geçen Uluslararası sinema festivalinde özel ödülü alır 1975).  Usta yönetmen,  millî aydın sınıf kahramanını ilk defa Kırgız sinemasına taşır.

Rejisör Bolot Şamşiyev’in yönetmiş olduğu filmlerde, hayattaki dramatik tezatlar dile getirilir. “Karakaş- Karaş Hadisesi” adlı fimde (Eser: M. Awezov, 1968) olaylardaki kurgu, kahramanların karakteristik özellikleri abartısız bütün yönleriyle ortaya çıkarılmaktadır.  Ağasına  baş  kaldıran bir çobanın adli makamlarda hakkını araması, güçlüyle zayıfın mücadelesi filmin ana konusudur. B. Şamşiyev filmdeki kahraman karakteriyle bir şekilde  halkın trajik yaşantısını beyazperdeye yansımaktadır. Haklıyla haksızın mücadelesinde azim ve sabrın galip geldiğini vurgulamaya çalışır. Rejisörün aynı konuyu ele alan “Isık-Köldün Kızgaldaktarı” (Strasburg 1971) adlı filmi, III. Uluslararası Sinema Festivalinde onur  ödülü alır. Kaçakçılara karşı mücadele eden Sınır güvenlikçisi Karabalta (filmin baş kahramanı),  devrime derinden bağlı, halkının mutluluğu için sonuna kadar savaşan, mücadeleci bir kişiliktir. Daha sonraki “Beyaz Gemi” (Frunze’deki IX. Sovyetler Birliği Sinema Festivali Birincilik Ödülü, 1975, 1976) filmiyle B. Şamşiyev, C. Aytmatov’un öykülerini beyazperdeye aktarmaya başlar. Kırgız sineması artık C. Aytmatov’u keşfetmiştir. Kırgız sinemasının usta yönetmenleri, onun eserlerindeki estetik, sanatsal anlatım gücü ve ruhunu sinema diline aktarırlar.

1967’de Genç Rejisör G. Bazarov, C. Aytmatov’un “Saman Yolu” öyküsünü aslına sadık kalarak beyazperdeye yansıtır (Orta Asya ve Kazakistan Cumhuriyetleri Sinema Festivali Özel Ödülü, 1968).

70’li yıllarda Kırgız sineması, çağdaş konuları konu edinmeye başlar. SSCB Komünist Partisi Merkez Komitesinin 2 Ağustos 1972 tarihli Sovyet Sinemasının Gelişmesine yönelik aldığı karar, tabiatıyla Kırgız sinemasını da derinden etkiler ve sinema dünyasına yeni açılımlar sunar. Sinemada Sovyet insanın çalışkanlığı ve kahramanlıklarının yanısıra Sovyet hayat tarzının ideolojik anlamdaki değerlerin öneminin konu olarak ele alınmasına özen gösterilir. G. Bazarov’un “Sokak” (1972), “Gözbebeği” (1976), Yu. Boretski’nin “Şelale” (1974), U. İbragimov’un “Taştaki Tebessüm” (1974), T. Okeyev’in “Ulan” (1977), C. Sodanbek’in “Süreç” (1978) adlı filmleri bu sürecin önemli eserlerindendir.

Kırgız sinemasında belgesel filmlerin de ayrı bir yeri olduğunu burada ifade etmek gerekir.  Belgesel sinema yönetmenleri, konu ve içerik itibarıyla ilginç filmler yarattılar. Sosyalist Emek Kahramanı çoban R. Sartbayev’in çalışkanlığı ve azmini anlatan “Çaban” (Yönetmen: B. Şamşiyev, Sovyetler Birliği Sinema Festivali,  En iyi Belgesel Film Ödülü, Leningrad, 1966, 1968),  Büyük Manasçı S. Karalayev’in hayatını anlatan “Manasçı” (Yönetmen: B. Şamşiyev, Uluslararası Sinema Festivali Birincilik Ödülü, Oberhauzen, 1965, 1966), Millî folklor sanatı hakkında “Kıyal” (Yönetmen: Ş. Hpılov, 1967), Sosyalist Emek Kahramanı, Postacı K. Tököldöşev hakkında “Posta” (Yönetmen:  B. Abdıldayev, Uluslararası Kısa Metrajlı Film Festivali “Mavi Güvercin” Ödülü, Liebzig, 1972), “Cengiz Aytmatov” (Yönetmen: İ. Gerşteyn, 2 diploma,  1968, Alma-Ata, 1969), “Miras” (Yönetmen:  T. Okeyev, Sovyetler Birliği Film Festivali, En iyi Kameraman Ödülü, Minsk,  1969, 1970), “Düyşön’ün Köprüleri” (Yönetmen: G. Degaltsev,  “Vavel’in Altın Ejderhası” Ödülü, Krakov,  1972, 1973); İki kez Sosyalist Emek  Kahramanı unvanlı, pancar yetiştiricisi Z. Kaynazarova hakkında “Toprağın Kızı” (Yönetmen:  B. Abdıldayev, 1974),  dünyaca tanınan sporcu,  Olimpiyat şampiyonu Otto Borç hakkında “Otto Barç” ( K. Abdıkulov, 1975) vb. filmler, topluma sistemin benimsetilmesinin yanısıra milli değerlerin de konu olarak ele alınması açısından dikkate değer, klasik baş yapıtlardır.

Yönetmen A. Vidugiris,  “Kumdaki Saraylar” filminde dünyaca ünlü göl kıyısında kumdan  saraylar yapan  yetenekli bir çocuğun hayal dünyası ve çocuksu duygularını yansıtır   (Uluslararası Film Festivalin de “Vavel’in Altın Ejderha Ödülü, Finlândiya, Tamper, 1968, “Altın Statü” Ödülünü Tahran, 1968 vb.). Yönetmenin bir başka etkileyici filmlerinden biri de Toktogul barajının inşaatını anlatan “Baraj Yapımı”adlı filmidir (1966). “Narın Risalesi” (V. Sovyetler Birliği Film Festivali Birincilik  Ödülü, Tiflis, 1971, 1972, Grenobl Uluslararası Film Festivali Gran-prix, Grenobl, 1974), “Toktogul Denizi İlk Gün” (1974), “Kusursuz Güneşin Yılı” (1976).

1975-80’lik yıllarda çekilen belgesel filmler şunlardır: “SSCB Komünist Partisi 25. Kongresine Kırgızistan’dan Gönderilenler” (Yönetmen: B. Abdıldayev, 1976), “Alay’ın İncileri” (Yönetmen: İ. Kokeyev, 1977), “Heyecan” (Yönetmen: K. Kadıraliyev, 1975), “Pişpek’in Bolşevikleri” (1977), “Baken Kıdıkeyeva” (Yönetmen:  L. Turusbekova, 1977), “Neden Ödül?” (1976), “Çobanlar” (1977), “Dört Portre” (Yönetmen:  İ. Gernşteyn, 1979), “Şiddetli Yılların Vakiyanameleri” (1974), “Dayak” (Yönetmen:  C. Rahmatulin, 1978), “Aydın” (Yönetmen:  N. Borbiyev, 1975), (Otto Borç” (1975), “Laslo Mesaroş” (1976), Yorga At” (Yönetmen:  K. Abdıkulav, 1980); tam metrajlı film “Cengiz Aytmatov” (Yönetmen:  K. Orozaliyev, V. Vilenski, 1980).

Mevcut toplumsal problemleri sanatsal yönden ele alan her zaman farklı bakış açısı ve yeni yaklaşımlar sürekli araştırılmaktadır. Genç yönetmenler arasında   C. Sodanbek’in “Asırların Karanlığından” (1977), “Kaynaklar” (1975), K. Akmataliyev’in “Bizim General” (1974), T. Razzakov’un “Bilimsel Hayvancılık” (1979), S. Caparov’un “İnsan ve Zaman” (1979), A. Süyündükov’un “Eğer Sen Konsomolcu İsen” (1975), “Başkentin Bayramı” (1979) adlı filmler Kırgız sinema tarihinde adını duyuran ve ilgiyle izlenen filmler arasında yer almaktadır.

16 Şubat 1977’de  çizgi film komisyonu oluşturulur ve kısa zamanda bir dizi çizgi film yapılır: “Rakamlar Tartışıyor” (1977), “Olokon”, “Meke İhtiyar ve Siyah Dev” (1979), “İki Tavşan Yavrusu” (1980), “Desenli Masal” (1981), “Padişah ve Ressam” (1982) vd.

1974’ten itibaren yılda dört defa çıkan “Körögöç (Keskin Göz) adlı hiciv dergisi yayımlanmaya başlar. Kısa metrajlı, konulu ve belgesel filmleri Kırgız SSC Devlet Televizyon ve Radyo’ya bağlı “Kırgız telefilm” stüdyosu gerçekleştirir.

C. Aytmatov, K. Ömürkulov, E. Borbiyev, M. Bayciyev, M. Gaparov vd. yazar ve senaristlerin yanısıra  yönetmenler T. Okeyev, B. Şamşiyev, M. Ubukeyev, G. Bazarov, B. Abdıldayev, U. İbrayimov, L. Turusbekova, İ. Gernşteyn vb. sinema yönetmenlerinin özverili çalışmalarıyla Kırgız sineması altın çağını yakalamıştır. K. Kıdıraliyev, M. Turatbekov, N. Borbiyev, M. Musayev, K. Orozaliyev, V. Vilenşkiy gibi  yetenekli Kırgız kameramanlarını da burada hiçbir zaman unutmamak gerekir. Bugün Kırgız sinemasının varlığından söz ediliyorsa aşağıda adını zikredeceğimiz aktörlerin emekleri, özverili çalışmaları ve üstün yetenekleri sayesindedir: M. Rıskulov, B. Beyşenaliyev, B. Kıdıkıyeva, D. Küyükova, A. Cankorozove, S. Çokmorov, S. Cumadılov sinemada yaratmış oldukları karakterlerle adlarını ölümsüzleştirmişlerdir.

1981  yılında  1-10 Ekim arası Frunze’de VIII. Sovyetler Birliği Spor Filmleri Festivali yapılır. Başkentin, festival merkezi  olarak tercih edilmesinin sebebi Kırgızistanlı soporcuların Moskova’daki XXII. Olimpiyat oyunlarına başarıyla katılmalarıdır. Frunze festivali yarışma programında 83 konulu, belgesel, ilmî-popüler vb. film yer alır. Birincilik  Ödülünü “Ey Spor, Sen Dünyasın!” adlı film (Yönetmen: Yu. Ozerov ve B. Rıçkov) kazanır. Gümüş ödülü “Dünyanın Sekizinci Harikası” (Yönetmen: S. Samsonov), bronz ödülü ise “Rusya’nın Beyaz Karı (Yönetmen:  Yu. Vişinsiki”) adlı filmler alır. Sovyetler Birliği Sinema Festivali kutlanırken şehrin stad, havuz ve  spor salonlarında spor yarışmaları, sporcuların bireysel gösterileri düzenlenir. Kırgız halkı bu sayede  ülkenin en iyi atletlerini yakından görme fırsatını bulurlar.

K. Aşimov

 

 


[1] Bkz. Киргизская ССР, К. Ашимов, Фрунзе-1982, 411-415-с.