Türklükbilime gönül veren Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü, Dilbilim, Türk Tarihi Bölümlerinden mezun lisans, yüksek lisans, doktora öğrencileri, araştırma görevlileri, asistanlar ve genç akademisyenler!
Türk Dünyasına adanmış yirmi dokuz yıllık akademisyenlik hayatı, kaşla göz arasında geçip gitti. 1992 yılından beri Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Özbekistan’dan bulup buluşturduğum her kitabı derin bir saygıyla kitaplığıma yerleştirip defalarca okudum. Öğrendiğim, her sözcüğü, atasözünü, bilmeceyi, fıkraları öpüp başıma koydum. Kaltay Muhamedcanov, Cengiz Aytmatov, Absamet Argınbayev, Zeki Ahmetov, Zeynolla Kabdulov, Rahmankul berdibayev, Tügolbay Sıdıkov, Mırza Gaparov, Cengiz Aytmatov gibi Türk Dünyasının şahikalarıyla bir arada bulunup sohbet etme fırsatını yakaladım. Türk Dünyasının tek kadın Ordinaryus Profesörünün önünde (Akademik Bübüyna Oruzbayeva) Kırgızca doktora savunması yaptım (O savunmada yine iki ordinaryüs profesör ve on profesör daha jüride yer aldı). Türkolojinin dehaları Etem Ruhi Tenişev, S. Klyaştorniy, A. Şerbak’ın konferanslarını dinleyip onlarla tanıştım. Yine Kononov ve K.K.Yudahin’in asistanlarından ders aldım.
Yazı İşleri Müdürlüğünü yaptığım AÜ TÖMER Türk Lehçeleri ve Edebiyatı Dergisinde Kazakların yüce bilge şairi Abay ve ulu ozan Jambıl Jabayev, büyük yazar Muhtar Awezov, Kırgızların ulu destanı Manas, Türklüğün gözbebeği Ali Şir Nevai, Türkmenistan’ın büyük şairi Mahdumkulu ve Azerbaycan’ın zirvedeki şairi Bahtiyar Vahapzade’yle ilgili özel sayılar yayımladık. Muhtar Awezov’un Abay Yolu romanının iki cildi Türkiye Türkçesine Kazak akademisyen Zeyneş İsmail ve şahsım tarafından aktarıldı. Yine Kırgız Atasözleri (eşimle) ve Deyim çalışmaları tarafımızdan Türkiye Türkçesine aktarıldı.
Türk Dünyasına gönül veren genç akademisyenler!
Yaptığımız bu çalışmalar hep gençken ve tutkulu, heyecanlı bir gençlik sevdasıyla yapıldı. Geriye dönüp baktığımda Türklükbilimi denen okyanustan ancak bir kova su alabildim. Yine de bu alanda düşlediklerimin çoğuna kavuştuğumu düşünüyorum (A. Şerbak, E.R. Tenişev, C. Aytmatov’la tanışmak, Kazakistan ve Kırgızistan’a gidip araştırmalar yapmak, dünyanın yetmiş iki buçuk insanına Türkçe öğretmek vd.). Geriye düşünü gördüğüm, hayalini kurduğum birkaç projem kaldı. Bu birkaç proje arasında:
1.Kazakça Deyimler Sözlüğünün Türkiye Türkçesine Aktarımı
2.Qazaq Tilinin Tüsindirme Sözdigi’nin Türkiye Türkçesine Aktarımı (Açıklamalı Kazakça Derleme Sözlüğü, 10 Cilt)
3.Türk Dünyası Masalları (Türk Dünyasından derlenen masalların 3-5, 5-7, 7-12 yaş arasına göre tasnif edilip resimli ve seslendirilmiş olarak yayımlanması, her bir lehçeye aktarılması, çizgi fil ve animasyonlarının yapılması vd.)
Yirmi dokuz yıllık akademisyenlik tecrübesine dayanarak geleceğin Türk Dünyası için bu araştırma ve çalışmaların son derece önemli olduğu kanaatindeyim.
İlk iki projeyi ilgili ve yetkililere sunmama rağmen –esefle belirtmeliyim ki- karşılığını bulmamıştır. Eğer müsaade edilseydi şu an o iki proje tamamlanmış olacaktı. “Yalnız taş duvar olmaz.” “Bir elin nesi var, iki elin sesi var.” Türk atasözleri birlik ve dirlik hakkında bize derin ve köklü mesajlar iletiyor.
Bu iki projenin önemi, gerekçesini açıklayarak web sitemde yayımlamayı ve dikkatinize sunmayı uygun gördüm.
Siz değerli genç akademisyen, araştırmacılar!
A.Şerbak’ın Petersburg’da kurduğu Türkoloji Enstitüsündeki araştırma ve çalışma disiplinini örnek alarak ve daha önemlisi ekip ruhuyla Türk dünyasının geleceğine damga vuracak proje ve araştırmalara kalıcı imzalar atmanız dileğiyle…
PROJE BAŞVURU BELGESİ VE SÖZLEŞMESİ
PROJE ADI: AÇIKLAMALI KAZAK DİLİNİN DERLEME SÖZLÜĞÜNÜN TÜRKİYE TÜRKÇESİNE ÇEVİRİSİ (10 Cilt)
PROJEYE KONU OLAN ESERİN TAM ADI: QAZAQ TİLİNİN TÜSÜNDİRME SÖZDİGİ (Basqı redaktor: A.İsqaqov, B. Qaliulı, 1974-1986, 10 Tom)
PROJEYİ ÖNEREN KİŞİ VEYA KURULUŞUN ADI YAZIŞMA ADRESİ:
PROJE YÖNETİCİSİNİN ADI SOYADI VE UNVANI:
ÇALIŞTIĞI KURUM VEYA ÜNİVERSİTE:
PROJEDE GÖREV ALACAK YÜRÜTÜCÜLERİN ADLARI, SOYADLARI VE UNVANLARI:
E-POSTA VE İLETİŞİM ADRESİ:
VERGİ KİMLİK NUMARASI:
KİMLİK, PASAPORT NUMARASI:
ÖNERİLEN DESTEK MİKTARI:
ONAYLANAN DESTEK MİKTARI:
ÖNERİLEN PROJE SÜRESİ:
PROJENİN BAŞLAMA TARİHİ:
PROJENİN BİTİŞ TARİHİ:
PROJENİN AMACI:
A. GENEL AMAÇALARI
Günümüz Türkoloji dünyasında da Kazakça-Türkçe, Türkçe-Kazakça sözlük ve terminoloji ve özel alan sözlük çalışmaları (Bitki Adları Sözlüğü, Tıp ve Sağlık Bilimleri Sözlüğü, Hayvan Adları Sözlüğü, Ziraat Terimleri Sözlüğü, Deyimler Sözlüğü, Ortak Deyim ve Terimler Sözlüğü vd.) yok denecek kadar azdır.
Farklı disiplinlerde (spor, sinema, edebiyat, müzik, sosyoloji, tıp, mühendislik vd.) hazırlanacak/hazırlanması gereken Kazakça-Türkçe, Türkçe-Kazakça sözlükler; lisans ve lisansüstü öğretim gören öğrencilerin eğitim-öğretim süreçelerine pozitif yönde katkı sağlamasının yanısıra dil ve edebiyat alanındaki çalışmalara nitelik ve nicelik açısından katkı sağlayacağı bir hakikattir.
Ortak dil, ortak alfabe vd. konular, çeşitli zaman ve mekanlarda Türk Cumhuriyetlerinden bir araya gelen Türkolog, dilbilimci, filolog, yazar, şair ve medyanın gündeminden hiç bir zaman düşmemiştir. Sorunun kısa ve uzun vadede çözümünden ziyade politik ve ideolojik çizgilerde ele alınmış kısır tartışmalarla geçiştirilmeye çalışılmıştır.
“Ortak Dil” den “Ortak Edebiyat” ve lehçelerarası çeviri/aktarma konusuna bir türlü gelinememiştir. Bugün Suriyeli, Libyalı veya Iraklı bir arap kendi Arapça lehçelerinde konuştuklarında birtakım sıkıntı ve zorluklar yaşarken “Edebi Arapça” ile konuştuklarında birbirlerini rahatça anlamakta anlaşabilmektedir. Kahire televizyonu veya radyosundan sunulan haber, bütün Arap dünyasında iletişim dili olarak görevini yapmaktadır.
O halde “Edebiyat dili, edebiyat dilinin normları, halk dilinin zenginliğinin edebiyata yansıması vd. konularda somut, ileriye dönük bilimsel çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Shakespeare, yaklaşık elli bine yakın sözcüğü İngilizce’ye kazandırmıştır. Puşkin eserlerinde yaklaşık otuz beş bine yakın sözcük kullanmıştır. Kazak yazar M. Awezov da eserlerinde bir o kadar sözcüğü kullanmıştır. Awezov, Çağatayca’dan Kazak ve diğer Türk dillerinde yer alan ve Türkçeleşmiş Farsça, Arapça sözcüklere de eserlerinde yer vererek tarihi derinliği ve zenginliği olan Kazak ve Türk kültür mirasını kendinden sonraki kuşağa emanet etmiştir.
Yunus Emre, Ali Şir Nevai, Muhtar Awezov ve Cengiz Aytmatov gibi Türk dünyasının ulu çınarlarının bize bıraktığı dil ve edebiyatın ruhunu, özünü daha da zenginleştirerek ileriye taşımak başta dilciler ve edebiyatçılar omak üzere “Ana dilim ak sütüm” diyen her bireyin temel görevlerinden biridir.
B. QAZAQ TİLİNİN TÜSİNDİRME SÖZDİGİ
Türk dilinin genel ve geleneksel sınıflandırmasında Kıpçak grubu içinde yer alan Kazakça, Orta Asya Türk edebi dili ile (Çağatayca) yoğrulan zengin bir sözlü edebiyat hazinesine sahiptir (Bkz. Arat 1953; Tekin 1989; Öner 1998; Schönig 1999). Çağdaş Kazakça ise XIX. yy. sonları ile XX. yy. başlarında konuşma dilinin yazı diline evrilmesi ile oluşmuş ve Abay Kunanbayev, Ahmet Baytursın, Magjan Jumabayev, Seken Sayfullin, Beyimbet MAylin, İlyas Jansugirov, Jüsipbek Aymavıtov, Mirjakıp Dulat, Şakerim Kudayberdi, Muhtar Awezov, İlyas Esemberlin gibi büyük yazar ve şairlerin dilinde hayat bulmuştur. Kazakçanın XX.yy. boyunca sadece edebiyat dili olarak değil bir bilim dili olarak da geliştiği ve Kazak dilbiliminin de Türkolojide saygın bir yer tuttuğu gözlenmektedir. Örnek olarak bu edebiyatın klasikleri asrasında başta gelen Abay Kunanbayev’in eserlerine dayanılarak hazırlanan Abay Tili Sözdigi (Red. Iskakov, A., Almatı, 1968, 735 s.) ülkemizde pek gözlenmeyen yazar sözlüklerinin güzel örneğidir. Eserlerinde 6.000 kadar söz kullanmış olan Abay’ın bütün sözlerinin toplandığı bu çalışmada, maddeler örneklerle zenginleştirilmiş ve açıklamalı bir şekilde yazılmış, 1957 yılında Muhtar Awezov tarafından yayımlanan iki ciltlik Abay külliyatındaki esas metne indeksli göndermeler yapılmıştır (Öner:1999). Yine Kazak dilbilimcisi İsmet Kenesbayev’in 10.000 deyim içeren Qazaq tilinin qrazeologiyalıq sözdigi (Almatı, 1977, 711 s.) hacmi ve yazılışındaki olgunlukla Türk sözlükçülüğünde halen dikkat çekmektedir. Çağdaş Kazak edebiyatının en büyük yazarı sayılan M. Awezov’un klasikleşmiş romanının dili üzerine de ilgi çekici bir çalışma vardır: Erbol Janpeyisov, M. Awezovtin “Abay Jolı” epopeyasının tili”, Almatı, 1976, 168 s. Bu monografi özellikle “Abay Jolı” tilindegi köne jane kazi sirek koldanıltın qubılıstar” adlı bölümünde (63-156 s.) eski dilden kalma ve bugün Kazakça’da az kullanılan yapılar hakkında geniş bilgi verildiği için bir etimolojik sözlük değeri taşır (Bkz. Öner 1999).[1]
Kazakçanın sözvarlığı 1959-1961 yıllarında QAZAQ TİLİNİN TÜSİNDİRME SÖZDİGİ adıyla iki cilt olarak ortaya konmuş, bu eseri gerek hacmi gerek içeriğiyle 10 ciltlik “Qazaq tilinin tisindirme sözdigi” (Gılım Yayınevi, 1974-1986) izlemiştir. Genel Redaktörlüğünü KAZKSR üyesi A. Iskakov ve Sorumlu Redaktörlüğünü B. Qaliulı’nın yaptığı ansiklopedik sözlüğünün her bir cildi yaklaşık 750 sayfadan oluşmaktadır. Sözlük, Kazak dilinin leksika-gramatik, deyimler, kalıp sözler, ünlemler vd. sözcüklerin anlam zenginliğini ortaya çıkarıp yazılı ve sözlü anlatımda kullanılış biçim ve biçembilimsel özellikleri bütün ayrıntılarıyla verilmektedir. Kısaca ifade etmek gerekirse 10 ciltlik sözlük Kazak halk dilidir: Sözlü edebiyatın destan, şarkı, ninni, ağıt vd.türlerin yanısıra yazılı edebiyatta yer alan toplumsal, siyasi, bilimsel edebi eserlerden ilk, orta ve yüksek öğretim ders kitaplarından, gazete ve dergilerden kart usulü derlenmiş sözcüklerden, eski veya yeni basılmış küçüklü büyüklü Kazakça ya da iki dilli sözlüklerden yararlanılarak oluşturulan mufassal bir şaheserdir.
Abay devrinden başlayarak zamanımıza kadar sözlü ve yazılı anlatımda kullanılan hemen hemen bütün sözcükler alfabetik sırayla verilmiştir. Deyim ve deyim kalıbındaki yapılar örnek cümleler verilerek açıklama yoluna gidilmiştir. Sözlükte 66.994 sözcük, 24.508 deyimle 91.502 madde başı yer almakta ve bunların 103.708 anlamsal yönü ayrıntılarıyla verilmektedir. Bunların dildeki varlığını kanıtlayan 1089 yazarın 2598 kitabı, 180 özel koleksiyonda yer alan kitap, 12 çeviri eser, 17 eğitim materyali, 14 dergi ve 7 gazete serisi olmak üzere toplam 2827 yazılı eserden 250 bine yakın örnek cümleler verilmiştir. Eser bu yönüyle Kazak dilinin altın hazinesidir. Hacmi itibariyle akademik, tür itibarıyla da normatif sözlük niteliğindedir. Yalnız normatif büyük sözlükler dil zenginliğini bütün yönleriyle (biçim, biçembilimsel ve anlambilimsel) ortaya çıkarmaktadır. Sözkonusu ansiklopedik sözlük; sözcüklerin orfografik açıdan doğru açık, eş anlamlı ve çok anlamlı özelliklerini örnekler vererek açıklayıp, edebi kaynaklardan örnekler getirip, alıntı veya dilin kendi öz sözcüklerinden olup olmadığını imgelerle gösterip, biçembilimsel açıdan dilde kullanım biçimleriyle ilgili ayrıntılı örnekler vererek sözcüklerin doğru ve yerli yerinde kullanılmasını amaç edinen ve bu amacı gerçekleştirmesi neticesinde Kazak ve diğer Türk dillerine örnek teşkil eden bir yapıya sahiptir. (B. Kaliulı, s.231)
C. NEDEN QAZAQ TİLİNİN TÜSİNDİRME SÖZDİGİ?
Türkoloji ve Türk Dilbilim tarihi, Kaşgarlı Mahmut’un XI. yy.’da hazırlamış olduğu kültür, tarih, sosyoloji vd. bilim dallarının yanısıra ansiklopedik sözlük niteliğindeki Divan-ı Lugati’t-Türk adlı eseriyle başlamıştır dersek yanılmış olmayız. XVII. yy’a kadar genellikle Arapça- Türkçe, Türkçe-Arapça tercüme sözlükleri ve Arap dilcilik temelinde başta Uygurca olmak üzere Çağatayca ve Osmanlıca üzerine gramer ve dini metinlere yönelik çalışmalarla devam etmiştir. Türk halklarının kültür tarihi edebiyatı, dili vd. hakkında sosyal milli bilimlerin tümünü oluşturan Türkoloji disiplini, özellikle XIX. yy.’ın sonuna kadar ve belli bir ölçüde günümüzde dahi Şarkiyatın bir dalı olarak değerlendirilmektedir.[2] Daha sonra ise Hind-Avrupa ve Rus dilciliği geleneğinde Türkoloji ve Türklük bilimi çalışmaları devam etmiştir (Ad durum ekleri Almanca, J. Deny’nin kuramsal araştırmaları vd.). Oysa günümüzde Türk dillerinin kendi yapısı, özü ve ruhundan çıkan/çıkacak kuramsal yaklaşım ve değerlendirmelere ihtiyaç vardır.
Türkoloji ve Türk dillerinin kendi öz kaynaklarından yararlanılarak ortaya çıkacak kuramsal yaklaşım ve değerlendirmeler neticesinde Türkoloji ve Türk dillerinin çağdaş sorunlarının çözümüne yönelik tutarlı ve sağlam adımlar atılmış olacaktır. Asıl amaç, bu sorunların çözümüne yönelik çalışmaların başında da elde mevcut olan sözlük ve sözlükçülük çalışmalarına hız kazandırmaktır.
Konuyla ilgili ivedilikle yapılması gereken geçmişten günümüze Kazak ve diğer Türk halklarının canlı bir hafızası, kültür, sanat, edebiyatın aynası ve altın köprüsü niteliğindeki Qazaq tilinin tüsindirme sözdigi’nin bir an önce Türkiye Türkçesine çevrilmesidir. Türkiye Türkçesine çevirisi yapıldığı takdirde Türkoloji, Türk dilleri ve Türk dilbilim alanındaki çalışmalara engin bir ufuk açacak, nitelikli ve nicelikli çalışmalara hız kazandıracaktır. Bir başka ifadeyle Türk dillerinin diachronic (art zamanlı) ve synchronic (eş zamanlı) bilimsel çalışmalarına kaynak teşkil edecektir.
Sözlük, Kıpçak grubunda yer alan Kazakçanın bütün dil özelliklerini ayrıntılarıyla kapsaması, Göktürkçe, Çağatayca ve Günümüz Türkçe ve Türk dillerinin fonetik, morfolojik, leksikolojik, leksiko semantik özelliklerini yansıtan akademik ve normatif ansiklopedik sözlük özelliği taşıması nedeniyle büyük önem arz etmektedir.
Halk dilinin zenginliğiyle ilgili gerek Kazakça ve gerek Türkçe’de şu örnekleri vermemiz yeterlidir:
Kazakça’da “çocuk” adıyla şu sözler yer almaktadır: bala, sabi, näreste, böbek, böpe, ulan, perzent, jas iyis, şiyki öpke vd.
Türkçe’de: Bubu: (II) Bir iki yaşındaki çocuk, Cene, (Cenni): Yeni doğmuş çocuk, Cölepe: Küçük çocuk Dev hortuğu: Dev yavrusu, iri çocuk, Devamı: Çocukluktan çıkmış kimse, delikanlı, Dıbış: Çocuk, Dışlıksız :yaramaz çocuk, Diga: Kötü çocuk, Eznabı: Yaramaz, haylaz çocuk, Feşel (feşal): Yarama, haşarı çocuk, Fındık biber (II): Aksi, inatçı olan çocuk, Fortuk: 2. Sekiz ile dokuz yaşındaki çocuk, Gebedek (I),!. /Gede (I)-2)) 3.Ana rahminde iken babası ölen çocuk, Gede (II): Erkek çocuğu, Gıllı gıdık: Kız çocuğu, Gıran (VI): Ahlaksız, terbiyesiz çocuk Gıynak: Çok küçük doğan çocuk, Gödelez: Şişman ve kısa boylu çocuk, Gömbesen: Şişman ve sağlam çocuk, Göne (II): 1. Küçük kardeş 2. Çocuk, Gumbar (II): Hastalıklı, hırçın, sıska çocuk, Hacarap: Yaramaz çocuk, Halaza (IV): 1. Ana baba, 2. Okul terbiyesi görmeyen çocuk, Halazı: Zayıf, hastalıklı çocuk, Hera: Hastalıktan zayıf düşen güçsüz çocuk, Herük: Erkek çocuk, Horan (IV) (horana) 1. Oğlan çocuğu, 2. Aile, ev halkı, İsiyan: Yaramaz çocuk, Kasma: Yeni doğduğunda meme emmeyen bebek, Kaynaşık: 1. Yosma, oynak kadın 2. Yaramaz sevimli çocuk, Kede: Şiş karınlı, sarı yüzlü hasta çocuk, Kefere: 1. Yaramaz çocuk, Keski (II): Son çocuk, Kesmik (I): Her gördüğünü isteyen çocuk, Kıdem: Küçük çocuk, Kıran (Kıranlık (I)-2)): Çoluk çocuk , Kırbanak: Çocuk, Kimdan: Evlilik dışı doğan çocuk, Koca dölü: Sıska çocuk, Kodak (II) (Koduk II)) 1. Dul kadının ikinci kocasının yanına götürdüğü çocuk 2. Evlilik dışı dünyaya gelen çocuk, Kodok (II): Üvey çocuk, Kopel: Sağlıklı küçük çocuk, Kozak: Çocuk, Köbel: Yaramaz çocuk, Larik: Çocuk, yavru, Laşga (III): 1. Suyla oynayarak üstünü başını ıslatan çocuk, 2. Geceleri altını ıslatan çocuk, Mennek: Evlilik dışı olan çocuk, Mutuş: Ufak tefek erkek çocuk, Ninni (I) (ninik (I), 1,2, inini (I)) 1. Küçük çocuk, bebek vd.
Yine “gülmek” fiili ile ilgili 48 fiil Kazakça’da yer almaktadır: añkıldap külüw, barkıldap külüw, bakıldap külüw, balbırap külüw, duw külüw, jımıyıp külüw, jılmıyıp külüw, jırbıyıp külüw, jırtıyıp külüw, jırkıldap külüw, keñkildep külüw, kañkıldap külüw, karkıldap külüw, kıykıldap külüw, koñkıldap külüw, korkıldap külüw, körkildep külüw, kılmıñday külüw, mıyığınan külüw, murtınan külüw, mırsıldap külüw, sañkıldap külüw, sakıldap külüw, selkildep külüw, sılkıldap külüw, sıkılıptap külüw, sıñğırlap külüw, tañkıldap külüw, tarkıldap külüw, şankıldap külüw, şıykıldap külüw, şiñkildep külüw, ırbıyıp külüw, ırkıldap külüw, ırsıldap külüw, äzäzil külki, zärli külki, kömey külki, närli külki, jalgan külki, saykal külki, şat külki, arsız külki.
Atla ilgili sözvarlığına geldiğimizde Kazak dili, bütüm ayrıntılara varıncaya zengin kültürel özellikleri barındırmaktadır: Kulın: Altı aylığa kadar olan tay; Cabağı: Altı aylıktan bir yaşına kadar olan tay; Tay: Bir yaşından iki yaşına kadar olan erkek tay; Baytal: Bir yaşından iki yaşına kadar olan dişi tay; Kunan: İki yaşından üç yaşına kadar olan erkek tay; Kunacınbaytal: İki yaşından üç yaşına kadar olan dişi tay; Dönen: Üç yaşından dört yaşına kadar olan erkek tay; Gönecin baytal: Üç yaşından dört yaşına kadar olan dişi tay; Besti: Dört yaşından beş yaşına kadar olan at; Cönen: Altı yaşından sekiz yaşına kadar olan at; Kartañ: Dokuz yaşından onbir yaşına kadar olan at; Kärtamıs: On bir yaşından on dört yaşına kadar olan at; Käri: Onbeş yaşından onyedi yaşına kadar olan at; Caksa: Onsekiz yaşından yirmi yaşına kadar olan at; Casağan: Yirmi yaşından yirmi iki yaşına kadar olan at; Casamıs: Yirmi iki yaşından daha büyük olan at.
Eşanlamlı (synonym) sözcüklerden sadece “acele etmek”le ilgili çok sayıda eşanlamlı sözcükler Kazak dilinde yer almaktadır. asığuw, sasuw, abırjuw, aptığuw, sasqalaqtaw, qalbalaqtaw, abigerlenüw, abdıraw; delirmek: elirüw, esirüw, dekbirsizdenüw, elewrew, köterilüw, jeligüw, jelpigüw, jelpildew, ekilew, qutıruw; allak bullak: astan-kesten, uyqı-tuyqı, uypa-tuypa, umar-jumar, opır-tapır, äpter-däpter, älem-tapırak vd.
Yukarıda Kazak dilinin zenginliğine dair verilen örneklerin aynısı Türkiye Türkçesi için de geçerlidir. Önemli olan bu sözcüklerin günlük konuşmalarda, sözlü ve yazılı edebi türlerinde kullanımı, normaları bir başka ifadeyle üslup özelliklerinin araştırılıp ortaya çıkarılması ve kullanılmasıdır.
D. QAZAQ TİLİNİN TÜSİNDİRME SÖZDİGİNİN TÜRKİYE TÜRKÇESİNE ÇEVİRİSİNİN SONUÇLARI
1. Türkiye Türkçesine aktarımıyla Kazak Dilinin sözvarlığı, kültür, edebiyat ve dil zenginliği ortaya çıkmış olacak; dil ve edebiyat saha araştırmalarına katkı sağlayacaktır.
2. Türkiye’de üniversitelerin Türk Lehçeleri ve Edebiyatları bölümünde Kazakça öğretimi ve Kazakça kurslarında Türklerin Kazakça öğretimini kolaylaştıracak ve ilgisini daha da artıracaktır.
3. Kazak dil ve edebiyatı alanında yüksek lisans ve doktora düzeyindeki çalışmalara nitelik ve nicelik açısından hız kazandıracaktır.
4. Ülke halklarının tarihi derinlikten gelen kardeşlik, dostluk bağlarını pekiştirecek, sinema, tiyatro, müzik alanında yapılacak ortak çalışmaların iletişim ve bağlantılarını daha da güçlendirecektir.
5. Dil ve edebiyat alanındaki karşılıklı çeviri/ aktarma çalışmalarının nitelik ve nicelik açısından kalitesini de artıracaktır. Her iki dilde edebiyatın zenginleşmesi ve gelişimine katkı sağlayacaktır.
ÖN ÇALIŞMA
Qazaq tilinin tüsindirme sözdigi’nin Türkiye Türkçesine çevirisine yönelik yol haritasında öncelikle yapılması öngörülen çalışmalar aşağıdadır:
1. Çeviri yapacak öğretim elemanları ve çevirmenler: Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi ve diğer üniversitelerde uzun yıllardan beri görev yapan Türk öğretim elemanlarının yanısıra Türkiye’de yüksek lisans ve doktorasını (dil, edebiyat vd.) yapan genç Kazak akademisyenler vardır. Bu akademisyenlerin çoğu dil ve edebiyat alanında çeviriler yapmış ve tecrübeler kazanmışlardır. Çeviri yapacak öğretim elemanları Kazakça, Türkçe ve Rusça alanında çalışmalar yapmış olmalıdır. Özellikle Sözlük ve sözlükçülük alanında araştırmalar yapmış, makaleler yazmış akademisyenler, araştırma görevlileri tercih edilmelidir.
2. Her bir cilt, Bir Kazak ve Türk öğretim elemanı tarafından çevrilmelidir. Çeviriler tamamlandıktan sonra I. ve II.; III. ve. IV.; V. ve VI.; VII. ve VIII.; IX. ve X. cildin çevirmenleri birbirinin çevirilerini kontrol etmekle yükümlüdürler. Çevirmenler dışında Kazakça ve Türkçe sözlükçülükte uzman (üniversite dışından) dört akademisyen inceleme komisyonu olarak görev yapacaktır. Komisyondan ikisi ilk 5 cildi diğer iki akademisyen de son 5 cildi inceleyeceklerdir.
3. Qazaq tilinin tüsindirme sözdigi’nin PDF’si bulunacak ve çevirmenlere dağıtılacaktır. Ayrıca Kazakça- Türkçe, Türkçe- Kazakça sözlükler, Derleme Sözlükleri, Rusça-Kazakça, Kazakça-Rusça ve diğer mevcut sözlükler temin edilecek ve Türkoloji Enstitüsü kütüphanesinde çevirmenlerin istifadesine verilecektir.
4. Sözlüğün tamamının çevirisinin tamamlanıp word ve PDF dosyasının üniversitenin ilgili kurumuna teslimine kadarki süresi 2,5 yıldır.
5. Çevirmenlerle ön sözleşme yapılacaktır.
6. Çevirmenlerin yaptığı çalışmaların sonuçlarına yönelik haftalık ve aylık toplantılar düzenlenecektir (İlk 5 ve son 5 cildin alt komisyon başkan ve başkan yardımcıları olacaktır.)
7. Projenin çalışmalarının yürütüldüğü ve dğerlendirildiği ana merkez üniversitenin Türkoloji Enstitüsü olacaktır. Projeksiyon makinası, çok yönlü printer ve bilgisayar bulunacaktır.
8. Sözlük çevirilerinin yazımında iki dizgici ve sekreteryaya ihtiyaç vardır. Sekreterya, sözlüklerin yazımı, toplantı, alınan kararlar ve komisyonların koordinasyonundan sorumlu olacaktır.
YÖNTEM:
Kazakça-Türkçe, Türkçe-Kazakça, Kazakça-Rusça, Rusça-Kazakça vd. sözlükler ve sözlüklerle ilgili her türlü kaynak temin edildikten sonra sözlük çalışmasına yönelik genel bir toplantı gerçekleştirilecektir.
Çalışma grupları her hafta yaptıkları çalışmaları flash belleklerine kaydedeceklerdir.
Çalışma grupları Times New Roman 12 puntoyla, ve açıklamasında tereddüt ettiği sözcük ve ifadeleri kırmızı renk puntoyla yazacaktır. Tanım ve açıklamasında tereddüt ettiği sözcük ve ifadelerde ise mavi renk puntoyu kullanacaktır.
Çalışma grupları hafta içi ortak çeviri çalışma programlarını komisyon başkanları ve sekreteryaya bildirecektir. Buna göre her bir komisyon üyesinin haftada beş saat ve hafta sonu iki saat olmak üzere yedi saat çeviri çalışmasına katılacaktır.
Sözlüğün tamamının çevirisi yapıldıktan sonra baskıya hazır halde A4 çıkışlı üç nüsha ve flash bellekte PDF yedekli olarak üniversiteye teslim edilecektir.
PROJE YÜRÜTME PROGRAMI
ÇALIŞMA TAKVİMİ |
||
I. Aşama |
Bilgi |
Zaman |
Çalışma Komisyonları |
Çalışma grupları ve komisyonları oluşturulacak ve Sözlüğün PDF’leri çevirmenlere dağıtılacaktır. İlgili sözlüklerin PDF veya basılı kitapları da dağıtılacaktır. |
Projenin onayından sonra ilk iki hafta
|
II.Aşama |
Proje ve çalışma süresiyle ilgili yol haritası hazırlanacaktır. Çevirmenlere A4 kağıt, kitap, kalem, kırtasiye malzemeleri dağıtılacaktır.
|
Projenin onayından sonra ilk iki hafta
|
Çeviri Çalışmaları I. Aşama |
Toplantılar; haftalık, aylık ve üç aylık periyotlar şeklindedir. Üç ayın sonunda alt komisyonlar Proje başkanına rapor sunacaktır.
|
İlk üç ay
|
II. Aşama |
Çeviri çalışmalarının % 25’i tamamlanmış olacak |
İlk altı ay |
III. Aşama |
Çeviri çalışmalarının % 50’si tamamlanmış olacak |
İlk on iki ay |
IV. Aşama |
Çeviri çalışmalarının % 75’i tamamlanmış olacak |
İlk on sekiz ay |
V. Aşama |
Çeviri çalışmalarının % 100’ü tamamlanmış olacak |
İlk yirmi dört ay |
Sözlüğün UzmanlarTarafındanİncelenmesi |
Sözlük çevirilerini sözlük alanında uzman, akademisyen Kazak ve Türk olmak üzere dört kişilik komisyon inceleyecektir. Gerekli düzeltme ve tashihleri yeniden alt komisyonlara gönderebilcektir. |
Altı ay |
Toplam |
|
Otuz ay |
PROJE BÜTÇE KAYNAKLARI
FAALİYET BÜTÇESİ
Giderler |
Birim |
Miktar |
Birim Maliyet |
ToplamMaliyet |
1. İnsanKaynakları |
|
|
|
|
1.1 Maaşlar |
|
|
||
1.1.1. Proje Koordinatörü |
1 |
500.000 |
500.000 |
500.000 Tenge |
1.1.2. Proje Yrd. |
1 |
400.000 |
400.000 |
400.000 |
1.1.3. Proje Yrd. |
1 |
800.000 |
400.000 |
400.000 |
1.1.4. Alt Komisyon Bşk. |
2 |
800.000 |
400.000 |
400.000 |
1.1.5. Son Kontrol Kms. Bşk. |
2 |
800.000 |
400.000 |
400.000 |
1.1.6. Yazılım Sekreteryası |
10 |
1.500.000 |
150.000 |
150.000 |
1.1.7. Çeviri yap. Öğr. El. |
20 |
7.400.000 |
370.000 |
7.400.000 |
Toplam |
|
|
|
9.650.000 |
Ekipmanve Malzeme Alt Toplamı |
|
|
|
|
2. Yerel ofis maliyetleri5 |
|
|
|
|
2.1. Araç maliyetleri |
60.000 |
60.000 |
60.000 |
|
2.2. Türketim Malzemeleri, Ofis malzemeleri |
50.000 |
50.000 |
50.000 |
|
2.2.1 A4 Fotokopi Kağıdı |
40 |
10.000 |
10.000 |
10.000 |
2.2.2. Kurşunkalem |
100 |
20.000 |
20.000 |
20.000 |
2.2.3. Flash bellek |
25 |
125.000 |
125.000 |
125.000 |
2.2.4. Printer kartuş |
4 |
40.000 |
40.000 |
40.000 |
Toplam |
|
285.000 |
||
Genel Toplam Maliyet |
|
9.935.000 |
Kaynak Kitap ve Sözlükler
1. A.Isqaqoy, Qazaqtilinin tüsindirme sözdigi, (1974-1986)